Otomotiv sektöründe 350 bin çalışan risk altında

Son veriler sorunun boyutunu doğruluyor. 2024’teki 54.000 iş kaybına ek olarak, 2025’te on binlerce işçi daha işsiz kalacak.

Tüm bunlar, Avrupa otomobil ve parça üreticilerinin Çin karşısında rekabet gücünü kaybettiği ve AB’deki üretim maliyetlerinin arttığı bir dönemde yaşanıyor. İşten çıkarma dalgaları duyuran dev şirketlerin listesi her geçen gün artıyor.

Avrupa otomotiv sektörü zor bir dönemden geçiyor. Stellantis, son günlerde Avrupa’daki bazı tesislerinde üretimi geçici olarak durduracağını duyururken, Bosch da çalışan sayısını önemli ölçüde azaltma niyetini doğruladı. Mevcut tahminler endişe verici rakamlar gösteriyor.

Bu eğilim, Avrupa’daki araç üreticileri ve parça tedarikçilerinin pazarlarını Çin rekabetine kaptırdığı, aynı zamanda AB’de iş yapmanın maliyetlerinin sürekli arttığı bir dönemde gerçekleşiyor.

ÜRETİM ASKIYA ALINDI

Peugeot, Citroën, Opel, Jeep ve Fiat gibi markaları bünyesinde barındıran Stellantis şirketi, yakın zamanda Avrupa’daki çeşitli lokasyonlarda üretimi geçici olarak durdurma kararını duyurdu. En uzun ara, Fransa’nın Poissy kasabasında planlanıyor; tam olarak 13-31 Ekim tarihleri ​​arasında tam 15 iş günü. Kesintiler İtalya, Almanya, İspanya ve Polonya’daki fabrikaları da etkileyecek. Polonya’nın Tychy kentinde bazı işçiler zorunlu izne çıkarılırken, üretim hatları birkaç günlüğüne durdurulacak.

Bunlar yeni önlemler değil; Stellantis ve diğer üreticiler, zorlu piyasa koşullarına yanıt olarak aylardır üretimi ara sıra durduruyor. Bu tür adımlar, Avrupa otomotiv endüstrisindeki sorunların kısa vadeli olmadığının açık bir göstergesi.

BOSCH 13.000 KİŞİYİ İŞTEN ÇIKARIYOR

Aynı zamanda, dünyanın lider otomotiv bileşenleri tedarikçisi Alman devi Bosch, iş gücünde büyük bir azaltma yapacağını duyurdu. Plan, idari işlerden doğrudan üretime kadar çeşitli sektörlerde yaklaşık 13.000 pozisyonun ortadan kaldırılması. Şirketin resmi açıklaması ise “organizasyon yapısının azalan taleple uyumlu hale getirilmesi”.

Bu haber, yalnızca araç üreticilerini değil, aynı zamanda otomotiv endüstrisinin tedarik zincirindeki kilit oyuncular olan bileşen tedarikçilerini de ilgilendirdiği için oldukça endişe verici.

BİR ÇÖZÜM VAR:

CLEPA’ya (Avrupa Tedarikçiler Birliği) göre, AB’de enerji, işçilik ve düzenlemelerin Asya ve ABD’ye kıyasla yüksek maliyetleri nedeniyle tedarikçiler arasındaki durum kritik. Çinli şirketler (BYD, Chery, MG), daha uygun fiyatlı elektrikli araçlar sunarak pazarı agresif bir şekilde ele geçiriyor.

Roland Berger’in bir araştırması, Avrupa’nın rekabet gücünü kaybettiğini gösteriyor: Klasik otomobillerin yüzde 83’ü AB’de üretiliyor, ancak elektrikli araçlarda bu oran yüzde 70’e düşüyor. Ayrıca, önemli parçalar giderek artan bir şekilde AB dışında üretiliyor.

Avrupa’daki üretim, en kârlı lokasyonlara göre yüzde 15-35 daha pahalı. Bu eğilim devam ederse, otomotiv yedek parça sektöründe 300.000-350.000 iş risk altında.

Çözüm, uzun vadeli bir sanayi stratejisi, yapısal maliyetlerin düşürülmesi, yeni teknolojilere (pil, yazılım) yatırım yapılması, yerli üretime teşvik sağlanması ve yaptırımlar yerine Çin modeline benzer proaktif bir politika (sübvansiyon ve destek) uygulanmasında yatıyor.

SONUÇ AÇIK

Avrupa, rekabet gücünü artırırken aynı zamanda yerli üretimi koruyan ikili bir strateji uygulamazsa, bölgemizdeki otomotiv endüstrisi büyük iş ve temel yetkinlik kayıplarına maruz kalacaktır. Bu durumda, Çin’in gerisinde kalmak kaçınılmaz bir gerçeklik haline gelecektir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir