23 Şubat 2025

erzincan haber sitesi

Eğitim, Sağlık, Ekonomi, Teknoloji Haber Sitesi

Araştırma: Covid aşıları “aşı sonrası sendromuna” neden olabiliyor

Araştırma: Covid aşıları “aşı sonrası sendromuna” neden olabiliyor

Aşı Sonrası Sendromunun Detayları Yeni Araştırmada Ortaya Çıktı

T24 Dış Haberler

Yapılan yeni bir araştırma, Covid-19 aşısı olan bireyler arasında görülen semptomların detaylarını ortaya koydu. “Aşı sonrası sendromu” adı verilen bu durumun, kandaki koronavirüs proteininin yüksek seviyelerde bulunmasının bir sonucu olabileceği düşünülüyor.

Araştırmaya göre Covid-19 aşılarının bazı kişilerde yorgunluk, egzersiz intoleransı, beyin sisi, kulak çınlaması ve baş dönmesi gibi semptomlarla kendini gösteren “aşı sonrası sendromu”na neden olduğu iddia ediliyor.

Yale Üniversitesi’nden İmmünolog Akiko Iwasaki ve ekibi tarafından yürütülen araştırmada, aşı sonrası sendrom belirtileri gösteren 42 kişi ile sağlıklı 22 bireyden kan örnekleri alındı. Araştırma sonucunda, aşı sonrası sendromu yaşayan kişilerde bazı bağışıklık hücrelerinde farklılıklar tespit edildiği ve Epstein-Barr virüsünün yeniden aktifleştiği ve kanda koronavirüs proteininin bulunduğu gözlendi.

Araştırmadan elde edilen bulguların hala net olmadığını belirten Dr. Iwasaki, “İnsanları neyin etkilediğini kesin olarak bilmiyoruz, ancak bu araştırma, insan vücudundaki mevcut olaylara ışık tutuyor” dedi.

Semptomlar Uzun Covid ile Benzerlik Gösteriyor

Semptomların uzun Covid belirtileriyle benzer olduğu için, araştırmada uzun Covid’li 134 kişi ve sağlıklı 134 kişiden alınan kan örnekleri de incelendi. Bu analizler sonucunda, aşı sonrası sendromu yaşayan bireylerde uzun Covid vakalarına benzer şekilde Epstein-Barr virüsünün yeniden aktifleştiği gözlendi.

Ayrıca, bazı uzun Covid vakalarının koronavirüs spike proteininin vücutta kalıcı olduğuna ve yüksek iltihaplanmaya neden olduğuna dair iddialar da bulunuyor. Dr. Iwasaki, mRNA aşılarının uygulanmasından aylar sonra spike proteininin varlığını tespit etmenin zor olduğunu belirterek, bu durumun farklı faktörlerle ilişkili olabileceğini vurguladı.

Pennsylvania Üniversitesi’nden Dr. Wherry ise bu verilerin dikkatle incelenmesi gerektiğini ve proteinin kaynağı konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğunu söyledi.